Değerli basın emekçileri,
Değerli hemşerilerim, Öncelikle, Yalova’da IŞİD terör örgütüne yönelik operasyonda şehit olan polislerimize Allahtan rahmet yakınlarına başsağlığı, yaralı polislerimize ve bekçimize acil şifalar diliyoruz. Milletimizin başı sağ olsun.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler;
hukukun üstünlüğünü, adaleti, özgürlüğü, can güvenliğini ve insan onurunu siyasetin üstünde gören bir anlayışın temsilcileriyiz.
Bugün ne yazık ki Türkiye’de en temel insan hakları dahi tartışmalı hâle getirilmiştir. Adil yargılanma hakkı, bağımsız bir yargı sisteminin temeli olması gerekirken; siyasi hesapların gölgesinde ağır biçimde yara almaktadır.
Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen davalarda yaşanan peş peşe hâkim değişiklikleri adil yargılanma hakkının açık bir ihlaline dönüşmüştür.
Öte yandan, millet iradesiyle seçilmiş belediye başkanlarına, siyasilere, halk için hizmet eden belediye bürokratlarına, halkın haber alma hakkını savunan gazetecilere, sefalet ücretlerine itiraz eden gençlere yönelik yürütülen baskı, gözaltı ve tutuklamalar kamu vicdanında derin yaralar açmaktadır.
Ağır sağlık sorunları bulunmasına rağmen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek’in, Beylikdüzü Belediye Başkanımız Murat Çalık’ın, Anayasa Mahkemesinin adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine dair oy birliğiyle aldığı karara rağmen Tayfun Atalay’ın kin duygularıyla cezaevinde tutulması; hukukla, insan haklarıyla ve vicdanla bağdaşmamaktadır.
Yaşam hakkı, sağlık hakkı ve insan onuru hiçbir siyasi hesabın konusu yapılamaz.
Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in defalarca ifade ettiği gibi;Ne bir adım geri atacağız, ne de bir kelime eksik konuşacağız.
Kurtuluşun ilk adımının atıldığı bu şehirden;
Cumhurbaşkanı Adayımıza, belediye başkanlarımıza ve haksız yere özgürlüklerinden alıkonulan, gazetecilere, siyasilere tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz:
Yeni bir yıla girerken, demir kapıların ve tel örgülerin ardında olsanız da bilin ki bu ülkenin vicdanı sizinledir.
Sizi susturmak isteyenler bilsin ki;
adalet talebi, halkın iradesi ve özgürlük arzusu hiçbir duvarın ardında hapsedilemez.
Bugün hukukun araçsallaştırıldığı, adaletin siyasallaştırıldığı bir dönemde; halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanlarının, siyasilerin, düşüncesini ifade eden gençlerin, kamu yararını savunan gazetecilerin, yurttaşların cezalandırılmasını asla kabul etmiyoruz.
Sizler, bu ülkenin onurlu geleceği için bedel ödeyenlersiniz.
Tarih, adaleti savunanları onurlarıyla yazar. Kendi halkına zulüm edenleri ise affetmez; onları isimleriyle şanla şerefle değil, bıraktıkları acıyla hatırlar.
Bizler Samsun’dan yükselen sesimizle; emeğe, yaşam hakkına, demokrasiye, halk iradesine ve özgürlüklere sahip çıktığımızı bir kez daha haykırıyoruz.
Biliniz ki yalnız değilsiniz.
Sağlığınız ve moraliniz bizim için hayati önemdedir.
En kısa sürede özgürlüğünüze kavuşmanız, sevdiklerinize ve görevlerinize dönmeniz için mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz.
Samsun’dan Silivri’ye, Buca’ya, Kandıra’ya, Döşemealtı’na ve haksız hukusuz tutsakların olduğu tüm zindanlara uzanan dayanışmamız, inancımız ve kararlılığımız sizinledir.
Yeni yılda; hukuksuzluğun sona erdiği, seçilmişlerin, gazetecilerin, halk için çalışanların özgürce görevlerine döndüğü, adaletin yeniden tesis edildiği, emeklinin ve emekçinin açlıkla sınanmadığı bir Türkiye dileğiyle;
2026’da Sandığı önümüzde, adayımızı yanımızda istiyoruz!
Mutlaka kazanacağız.
Mutlaka kazanacağız!
Mehmet Özdağ
Cumhuriyet Halk Partisi Samsun İl Örgütü Adına
Samsun İl Başkanı
Samsun İl Gençlik Kolları Başkanı Ayşegül YILMAZ : Arkadaşımız serbest bırakılmalıdır.
Son bir ayda aynı kelimeleri defalarca kez yan yana işittik. Protesto, gençler, gözaltılar ve tutuklamalar. Partimiz fark etmeksizin, ismimiz fark etmeksizin, iktidarın gençleri tehdit olarak gören anlayışına karşı büyük bir dayanışmayla aynı mücadeleyi veriyoruz.
Korkmayan gençlerden korkan iktidar ise soluğunu kelepçelerde, zindanlarda, adliye koridorlarında alıyor. 27 Aralık Cumartesi günü akşam saatlerinde Kadıköy Gençlik Kollarımız “Sefalet ücreti değil insanca bir yaşam istiyoruz” diyerek açıklandığı gün açlık sınırının altında kalan asgari ücrete karşı bir yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. Arkadaşlarımız anayasal hakları olan gösteri ve yürüyüşü, demokratik ve barışçıl sınırlar içerisinde gerçekleştirdi.
Anayasal hakkını kullanan, demokratik bir protestoya katılan Kadıköy Gençlik Kolları Yöneticimiz Bilge Kağan Şarbat’ı bir sloganı gerekçe göstererek haksız hukuksuz bir biçimde tutukladılar. Bilge Kağan 19 yaşında, Boğaziçi Üniversitesi Felsefe bölümü hazırlık öğrencisi. 1 ay sonra final sınavları var. O etliye sütlüye karışmadan sıcak evinde oturabilirdi. Ama o gün orada yürüyen yüzlerce insan gibi Bilge Kağan da yoksulluğa, sefalete, geleceksizliğe sessiz kalamadı. Çünkü onun da kalbi milyonlarca asgari ücretliyle birlikte atıyordu.
Bizler Bu ülkenin pırıl pırıl gençlerinin, arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.
İşçilerle, emekçilerle, kadınlarla dayanışma içinde olmaya; onların sorunlarını kendi sorunumuz bilmeye devam edeceğiz.
Neyi konuşmamızı istemiyorsanız bilin ki bugünden sonra daha çok konuşacağız. Ne Bilge Kağan’ı ne de baskılarınızla yıldırmaya çalıştığınız tek bir arkadaşımızı yalnız bırakmayacağız.
Bizi böyle durdurabileceğini sananlar, tıpkı sandıktan demokrasi darbeleriyle
kaçabileceklerini düşünenler gibi yanılgı içindedir.
Geçim mücadelesi veren gençler tehdit değildir. Yüzü gülmeyen insanlardır tehdit olan. Yoksulluğu yönetmektir. Bir gün dolu, bir gün boş kalan tencerelerdir tehdit. Etrafında biriken artık sebzelerin toplandığı Pazar tezgahlarıdır. Ne kiraya, ne dolaba yetmeyen asgari ücrettir tehdit. Elini kolunu sallaya sallaya gezen suç baronları, uyuşturucu baronlarıdır.
Hukuku baskı aracı olarak kullanan, devletin verdiği yetkileri siyasi
saiklerle istismar eden, görevini kötüye kullananlardır bu millete tehdit olan.
Defalarca söyledik. Slogan atan, demokrasiyi, adaleti savunan gencecik insanlardan suç yaratamazsınız. Suçlu yaratamazsınız.
19 yaşında bir gencin hak arayışından korkarak ülke yönetemezsiniz.
CHP Gençlik Örgütlerini, bizleri baskılarla, yasaklarla, hukuksuzluklarınızla sindiremezsiniz. İstanbul Gençlik Örgütlerimizin sesine kulak veriyor, bizler de ifade ediyoruz: Birimiz özgür değilsek, hiçbirimiz özgür değiliz.
Açıklandığı gün açlık sınırı altında kalan asgari ücrete, sefalet ücretine karşı çıktığı için tutuklanan Kadıköy Gençlik Kolları Yöneticimiz Bilge Kağan Şarbat yalnız değildir.
