Bu günlerde televizyon haberlerinin birinci konusu, uyuşturucu tuzağına düşenler, düşürdüm diyen düşürülenlerin bataklığı, arkasında hangi karanlık güçler var? bilinmeyen bir teşekkülden söz ediliyor.
Neşredilen haberlere göre bu hâdiseler bir vak’a-i adiye gibi görünmüyor. Bi’l-akis Genel İdâre’yi doğrudan ilgilendirdiği gibi tüm toplumu kapsayan sonuçlar doğuracak vak’aya benziyor.
Medyada neşredilen haber ve analizlere göre bu gelişmeler:
1-Uyuşturucunun yaygınlaşması ve bu yolla da Türkiye’yi Milletler arası umûm-ı efkârında uyuşturucu trafiğinin cereyan ettiği, kullanımının şebekeleşerek yaygınlaştığı bir ülke durumuna düşürmesi,
2-Müzeyyen mekânlar kullanılarak, çeşitli şenâatlerin işlenildiği, şantaj ortamı oluşturulduğu düşüncesini doğuruyor.
Bu uyuşturucu trafiği öyle bir musîbet ki, bu günlerde Venezuela’ya yapıldığı gibi başkaca devletlerin de başına belâ açmak için isrtismar edilebilecek
tehlikeli bir sebeptir.
Şöyle ki, Dünyâda yapay zekâlar kullanılmağa başlandı.
Bi’l-farz, menşei belli olmayan bir uyuşturucu hareketi ortaya çıktı. Yada bir ülkeyi baskı altına almak için sun’î bir uyuşturucu şebekesi oluşturuldu.
Bir ülkeye anbargo hedefleniyor. Peki şimdi ne yapılacak? ne yapılacağı belli, şu an seyrettiğimiz haberlerin yüklendiği dijital arşivlerdeki bilgiler yapay zekâya yüklenip sorulacak, yapay zekâ bu bilgileri eşleştirecek ve daha önce bu haberlerin neşredildiği ülkeyi hedef gösterecektir. Al sana beyne’l-milel ambargo sebebi! Çok ütobik oldu değil mi?
Efendim şu an bu planı dünyâ bi’l-fi’il yaşıyor.
Ünlü istihbârâtların yaptıklarını okuduğunuz zaman, bu anlattığımız tuzak onların mukaddimesi bile olamaz.
Bir başka sakıncalı televizyon yayını daha izliyoruz ki, âileleri çökertmeye ma’tuf tam bir rezâlet örnekleri.
Mevzu’ şu ki, fâili mechul gibi cinâyetler, edebe aykırılığı sebebiyle söylemekten sarfı naza ettiğimiz nice şenî’aların, fazîhaların fâil ve yâ zanlılarının televizyonlarda açıktan millete seyrettirildiğini, hadiselerin seyrini, fiillerin işleniş şeklini, fâillerin tespitinin yapılmaya çalışıldığına şahit oluyoruz. Binâen aleyh bu programlarda sakıncalı olduğunu düşündüğümüz hususları da şu başlıklar altında inceleyerek bu gün ki faslı bitirelim.
1-Bu programların meşrûiyeti ve illiyet bağları nedir? biz bunları irdelemiyoruz, izinsiz olsa yayınlayamazlar.
Bizim üzerinde durduğumuz husus getirisinden götürüsünün çok fazla ve tehlikeli olduğu, âile mahremiyetlerinin ayaklar altına alındığı,
2-Devletin jandarma, polis ve mahkemelerine güvenin sarsılmasına sebebiyet verdiği, ya’ni cinâyetin fâili, bu bu program ve bu moderatör tarafından sorgulanacak, ortaya çıkarılacaksa benim devletimin jandarması, polisi, mahkemesi nerede? sorusunu doğurmuş olması,
3-Bu cinâyetler ve gayr-i meşrû’ fiillerin halk arasında olağan hâle gelmesine sebebiyet verilmesi, ve âileleri hedef alması,
4-En mühim ve en tehlikelisi de Türk toplumunun karakteristik yapısının dünya medyası ana kuruluşunun arşivi ile istihbârâtların dijital arşivlerine ulaşmasına vesıle olunmasıdır.
NETÎCE:
Yukârıda îzâha çalıştığımız hâdiseler, -Sağlıklı bir neslin yetişmesini tehlikeye düşürdüğü,
-Âile mefhûmunun çöküşünü körüklediği,
Bazı televizyon programlarının jandarma polis, adli yetkileri kullanarak âile mahremiyetlerini ifşâ ettiği,
-Türk toplumu’nun karakteristik yapısını yabancı medya ve istihbârâtlara ulaşmasına sebebiyet verdiği,
-Milletler arası alanda aleyhimize gerekçeler hazırladığı tespîti ile yazımızı bitirelim.
Kalın selâmetle
Arif TORUN
22 Aralık 2025

